Hoşgeldiniz
Taksim Nis Hotel
Konforunuz İçin
Taksim Nis Hotel
Huzuru Hissetmek İçin
Taksim Nis Hotel
Size Özel
Taksim Nis Hotel
Lezzetli Yemekler İçin
Taksim Nis Hotel
Sizin için Özel
Taksim Nis Hotel

Odalar

Hoşgeldiniz

TAKSİM NİS HOTEL

Taksim Nis Hotel’de Harika Zaman Geçirin

İstanbul’un kalbinde yer alan Taksim Nis Hotel, Retro konseptiyle küçük ve özel olarak tasarlanmış bir tesistir.

Taksim Meydanı’na sadece 250 metre mesafede yer alan Taksim Nis Hotel, konuklarına metro istasyonuna, İstiklal Caddesi’ne, Beyoğlu’na, Pera bölgesine, Galata Kulesi’ne, Kongre Vadisi’ne, Lütfi Kırdar Kongre ve Sergi Sarayı’na, İstanbul Kongre Merkezi’ne ve Cemal Reşit Rey Konser Salonu’na kolay erişim imkanı sağlıyor.

Tarihi İstanbul’un Ayasofya, Topkapı Sarayı, Sultanahmet Camii ve Kapalı Çarşı gibi dünyaca ünlü cazibe merkezleri taksi veya metro ile sadece 20 dakika uzaklıktadır.

İstanbul

Topkapı sarayı

Topkapı Sarayı ya da Seragliois İstanbul, Türkiye’de bulunan ve 624 yıllık saltanatlarının yaklaşık 400 yılı boyunca (1465-1856) Osmanlı sultanlarının başlıca konutlarından biri olan büyük bir saraydır.

Saray, bir kraliyet ikametgâhı olmasının yanı sıra, devlet törenleri ve kraliyet eğlenceleri için de bir ortamdı. Şimdi bir müzedir ve bu nedenle önemli bir turistik cazibe merkezidir. Muhammed’in pelerini ve kılıcı da dahil olmak üzere Müslüman dünyasının önemli kutsal emanetlerini de barındırmaktadır.

Sultanahmet Camii

Sultanahmet Camii İstanbul’da bulunan tarihi bir camidir. Cami, iç duvarlarını süsleyen mavi çiniler nedeniyle halk arasında Mavi Cami olarak bilinir. I. Ahmed döneminde 1609-1616 yılları arasında inşa edilmiştir. Külliyesinde kurucusunun türbesi, bir medrese ve bir darüşşifa bulunmaktadır. Sultan Ahmed Camii halen popüler bir cami olarak kullanılmaktadır.

Ayasofya Camii

Ayasofya, İstanbul, Türkiye’de bulunan eski bir Hıristiyan patrik bazilikası (kilisesi), daha sonra bir imparatorluk camisi ve şimdi bir müzedir (Ayasofya Müzesi). İnşa edildiği 537 yılından 1453 yılına kadar Ortodoks katedrali ve Konstantinopolis Patriği’nin makamı olarak hizmet vermiş, 1204 ile 1261 yılları arasında Latin İmparatorluğu döneminde Roma Katolik katedraline dönüştürülmüştür. Bina 29 Mayıs 1453’ten 1931’e kadar cami olarak kullanılmıştır. Daha sonra laikleştirilmiş ve 1 Şubat 1935 tarihinde müze olarak açılmıştır.

YEREBATAN SARNICI

Yerebatan Sarnıcı, Türkiye’nin İstanbul (eski adıyla Konstantinopolis) şehrinin altında yer alan yüzlerce antik sarnıcın en büyüğüdür. Sarayburnu tarihi yarımadasında, Ayasofya’nın 150 m güneybatısında yer alan sarnıç, 6. yüzyılda Bizans İmparatoru I. Justinianus döneminde inşa edilmiştir.

Kapalı Çarşı

Çarşının adının ilk olarak “Yeni Çarşı” olduğuna dair çeşitli belgeler bulunmaktadır. Yeni Cami’nin vakfı olan bina, 1660 yılında Mısır’daki Osmanlı eyaletinden elde edilen gelirlerle inşa edildiği için “Mısır Çarşısı” adını almıştır. Mısır kelimesinin Türkçede çift anlamı vardır: “Mısır” ve “mısır”. Bu yüzden bazen bu isim yanlışlıkla “Mısır Çarşısı” olarak çevrilmektedir. Çarşı, İstanbul’da baharat ticaretinin merkeziydi (ve hala da öyle), ancak son yıllarda baharatçıların yerini başka türden dükkanlar almaya başladı.

MISIR ÇARŞISI

Mısır Çarşısı, aromatik bir zevk ve kültürel bir zenginlik havası yaymaktadır. Tıpkı Aya İrini’nin kutsal barışın bir kanıtı olarak durması gibi, Mısır Çarşısı da yüzyılların mutfak mirasını yansıtan bir lezzet cennetini simgelemektedir. İstanbul’un canlı kalbinde yer alan bu pazar, baharatlar, otlar ve egzotik lezzetlerden oluşan kaleydoskopuyla duyuları harekete geçiriyor.

Aya İrini

Aya İrini (Yunanca: Ἁγία Εἰρήνη, “Kutsal Barış”, bazen Aziz İrene olarak da bilinir, İstanbul, Türkiye’de Topkapı Sarayı’nın dış avlusunda bulunan bir Doğu Ortodoks kilisesidir. Salı hariç her gün müze olarak açıktır.

Küçük Ayasofya

Küçük Ayasofya Camii, Eminönü İlçesi’nin Cankurtaran ve Kadırga Mahalleleri arasında yer alan bir kilise olarak Bizans İmparatoru I. Justinianus (527-565) tarafından yaptırılmıştır. MS 530 yılında inşa edilen ve Aziz Sergius ve Bacchus Kilisesi olarak adlandırılan cami, İstanbul’un fethinden sonra Sultan 2. Bayezit döneminde Darüssaade Ağası (padişahın hareminin gözeticisi) Hüseyin Ağa tarafından camiye dönüştürülmüştür. Camiye dönüştürüldükten sonra avlunun etrafına zaviye ve Hüseyin Ağa’nın türbesi inşa edilmiştir.
Previous slide
Next slide